Doğruluk

Sağa sola sapmadan, eğrilip bükülmeden bir ucundan diğer ucuna kadar olan çizgilere doğru denir.

Peki doğruluk nedir?

Doğruluk özne nesne ilişkisi ile anlamlandırılır. Genellikle insanların bilgi ve düşüncesi ile anlatılabilen doğruluk kavramını insanoğlu bilgi çerçevesinde gerçekliğe yansıtabilir.

Evet! Bilgi olmadan doğru olanı konuşamayız. Neticede insanın doğru olmasını doğru davranmasını doğru düşünmesini doğruluktan taviz vermemesini salık veririz. Çünkü doğru diyebilmemiz için bilginin gerçek olması gerekir. Yalandan doğru çıkmaz.

İnsanın doğru olması yani bir çizgi gibi düşünün, sağa sola sapmadan eğilip bükülmeden bir uçtan diğer uça kadar dosdoğru olmak.  Bunu başarmak için yalandan uzak durmak gerekir.

Yalan bilgiyi alıp, doğru bilgi diyerek; bir başkasına aktardığımız ortamlarda sağlıklı toplumlar oluşmaz. Yalan üzerine kurulan binalar gün gelir yıkılır.

Doğruluğun olmadığı yerlerde kötülük kol gezer. Kötülük ise her zaman yıkıcıdır. Kötülüğün sermayesi ise yalandır. ‘Yalanın olduğu yerde ot bitmez’ derler. Öyledir de… Yalan; güzellik, kardeşlik birlik ve beraberlik, kaynaşma, güç birliği ve inancımız gibi hasletlerimizi kurutur atar. Yalandan uzak durup doğru olmayı ilke edinmeliyiz.

Mübarek Ramazan ayına girdik. Oruçlar tutulmaya başlandı. Mersin Müftüsü Şaban Kondi bey, Ramazan ayının temasının “doğruluk” olduğunu, basın toplantısında açıkladı. Ramazan ayının bereketi, feyzi;  doğru olan insanların duaları ile daha da artacaktır. Sayın Müftümüzün doğruluk teması anlamlı olmuştur. Tebrik ederim.

Gerçekleri haykıran bir milletin güçlü olacağı, cesaretli olacağı, bilgili olacağının işaretleridir doğru olmak.

Doğruyu konuşmak, dost kazanmaktır. Doğru konuşalım, gerçekleri söyleyelim, dostluğumuzu pekiştirelim.

Mersinlilerin ve Türk-İslam Alemi’nin, Ramazan ayını tebrik eder, hayırlara vesile olmasını dilerim.

Sağlıcakla Kalın!