BİR
Anlamı olmalı her nefesin
Yaşam soluk almaksa
Yaşamı ben ne edeyim
Anlamı olmalı her nefesin
Varlık yokluk savaşında…
Aldığımız her nefesi anlamlandırmak gayemiz olmalı iken, anlamsız gayretlerin peşinde koşmak niye?
İnsan, belli ki bir amaç için dünyaya gözlerini açıyor.
Önce yaşama tutulmak, sonra amacını gerçekleştirmenin peşinde olmak…
Böyledir hayat.
Açlık dürtüsü insanın doğasında vardır. Acıkınca yemek, yemek için çalışmak gerekir. Diğer canlılarda böyle yapar.
Yırtıcı hayvanlar yırtıcı olmayanları avlayıp yerler. Yemek zorunda oldukları için çalışırlar ve avını bulduğu anda da karnını doyurur.
İnsanda çalışır, gerek av yapar gerek toprağı eker biçer yemek ihtiyacını giderir.
Bu döngü bir şekilde gerçekleşir ve insan aç kalmaz. Evet! İNSAN AÇ KALMAZ
Peki açlığın ötesinde ne amacı vardır insanın hayatta?
Eh işte bu soru önemli… insanlar birbirleri ile birlikte yaşama kültürünü oluşturur. Kazanmayı ve paylaşmayı öğrenirler. Töre dediğimiz yaşam şartlarını geliştirirler… Topluca bir hedef koyarlar. O hedefe ulaşmak için hayal kurarlar. Kısacası devlet olurlar.
Diğer devletlerle en üstte olmak için yarışırlar.
Yarışmak insanın yine doğasında vardır. Yarışacağız!
Bu işi de dünya insan toplulukları içinde en iyi yapan Türklerdir.
Türk olmakla gurur duyuyorum.
İKİ
Göz görür gözü gözden ırak,
Kimi kimden ne için sorak?
Allah'ın emridir son durak,
Sağlıklı mutlu yaşamana bak.
Öğüt öğüttür işte… Sağlık her işin başıdır. Yaptığın işlerde başarılı olmak istiyorsan sağlıklı olmalısın. Hasta insanı hiç ama hiçbir iş kabul etmez. Üstelik hastalıkların en kötüsü kibirdir. Hiç büyüklenme demişler “Senden büyük Allah var!”
Ayrıca meslek körlüğü gibi bir hastalık daha var… Aylarca uğraşıp yaptığın o güzelim iş meslek körlüğü nedeni ile yaptığın küçücük bir hatada seni yok eder, siler atar. Evet! Etrafında olup biten gerçekleri görmek gerekir. Göremiyorsan bir görene danışmalı insan. Danıştığın kişi de iyi gören biri olsun.
Her işte bir hayır vardır demiş büyüklerimiz. Padişahın biri ekibi toplayıp ava gitmiş. Av esnasında bir gözü yara almış ve kör olmuş. Veziri hemen koşup yanına gelmiş, “Geçmiş olsun Padişahım. Beterin beteri vardır bunda da vardır bir hayır” demiş. Padişah alaycı söz ettiğine inandığı vezirine kızıp zindana atmış… Aradan yıllar geçmiş tek gözü ile idare eden Padişah, yine bir gün ekibi toplayıp ava gitmiş. Av esnasında yamyamların saldırısına uğramışlar. Yanındaki ekibin hepsini yemek için yakalamışlar. Padişaha sıra gelince biri demiş ki “Bu kör, özürlüdür yenmez” deyince padişahı salmışlar. Serbest kalan Padişah sarayına gelince doğru zindana gitmiş saçı sakalı birbirine karışmış vezirini görmüş, “Ey vezir sen haklı çıktın. Kör gözüm benim hayatımı kurtardı. Vardır bunda bir hayır demiştin… Yamyamlar özürlü diye beni serbest bıraktı. Sende serbestsin artık.”
İşte böyle kıssadan hisse her olmayacak işte bir hayır vardır diyebilen bilge insanları bizlere nasip etsin Allah’ım.