Yeni Anayasa Üzerine

Türkiye’nin son zamanlarda en çok konuştuğu, en çok tartıştığı konuların başında yeni Anayasa geliyor. Peki Anayasa nedir, önemi nedir? Neden kanunlar Anayasa’ya uygunluk içerisinde olmalıdır? Kısaca bu soruları özetleyelim …

Anayasa’yı genel olarak kısaca şöyle tarif etmek mümkündür. Devletin organlarındaki işleyişi belirleyen, devletin yönetim şeklinin belirlendiği, yasama-yürütme-yargı erklerinin nasıl işleyeceğinin yer aldığı, yurttaşların ve yabancıların da dahil olmak üzere insanların temel haklarının yer aldığı diğer kanunların yazılmasında ve uygulanmasında esas alınan temel metin diyebiliriz.

Kısaca açıkladığımız tanımdan çıkarımımız, bu yasanın temel bir yasa olduğu diğer yasalardan üstün olduğunu açıkça söylemek mümkündür. O halde temel alınan bir yasanın haliyle diğer yasalardan farklı güce ve farklı korumalara sahip olması gerekiyor. Diğer yasalar biraz daha kolay değiştirilebilirken Anayasa’nın daha zor değiştirilmesi gerekiyor. Diğer yasalar belirli bir özel konu içerirken Anayasa’nın genel nitelikleri barındırması gerekiyor. Yasalara örnek olarak İş Kanunu, Çevre Kanunu, Avukatlık Kanunu’nu örnekleyebiliriz. Bu yasalara baktığımızda yalnız o özel alanla ilgili olduğunu görüyoruz.

Peki mevcut Anayasa neden değiştirilmek isteniyor? Aslında konunun özü şuradan geliyor; ülkemizdeki mevcut Anayasa ülkede kaotik ortamdan sonra kurulan yeni düzenle beraber, darbe sonrasında hazırlanan, konsensüs sağlanmadan oluşturulan, belli bir zümre eliyle oluşturulmuş bir çalışmadır. Hukuk devletlerinde var olması istenen şey ise Anayasa’nın ve kanunların toplumun ortak fikirleriyle oluşturulmasıdır. Bu şekilde oluşturulmayan hazırlanan çalışmaların kalıcı olamayacağını hem kendi deneyimlerimizden hem diğer ülkelerdeki yaşananlardan biliyoruz.

Mevcut haliyle uygulanan Anayasa’nın 1982 yılında hazırlandığı halde değildir. Üzerinde birçok Anayasa değişikliği yapılarak reform edilmiştir. Ortak bir uzlaşı kültürü ve hukukçularla oluşturulamadığından 1982 Anayasa’sı defalarca değişikliğe uğramıştır.

 Ancak artık Türkiye sivil bir Anayasa istemektedir. Kötü bir dönem sonrası oluşturulan Anayasa’yı kullanmak istememektedir. Yalnızca bu dönemde yaşayanlar değil Anayasa’nın değiştirilmesi her daim savunulmuştur.

Değişiklik mevcut Anayasa’da var olan ilkelere göre yapılacaktır. Meclisimize genel seçimlerde 600 milletvekili seçilmektedir. Anayasa değişikliğinin önerisinin yapılması ve değişikliğin kabulü için en az 360 milletvekilinin kabul etmesi gerekmektedir. Bu halde zorunlu olarak halkoyuna sunulacaktır ve değişiklik halkoylamasında geçerli oyların yarısından çoğunun kabul oyu almasına bağlıdır. Zorunlu olarak halkoylaması hali burada mevcuttur.

 Diğer bir yol ise sunulan değişikliğin 400 milletvekilinin kabul etmesi durumunda anayasa değişikliği Cumhurbaşkanının istemine göre halkoylaması sunulabilir yahut Resmi Gazete’de yayımlanarak değişiklik yürürlüğe girebilir. Burada ihtiyari bir halkoylamasına sunulabileceği belirtilmiştir.

Mevcut Anayasa’mız 1982 yılı halinden çok farklı durumdadır. Yurttaşlar artık sivil anayasa istemektedir. Türkiye’nin böyle bir çalışma ile kendisini yönetmesi hukuk ve demokrasi birikimine bir katkı daha sunacaktır. Türkiye’nin iki yüzyılı aşkın zamandır gelen demokraside biriktirdiği önemli tecrübeleri vardır. Türkiye bu birikimi artık vatandaşlarıyla, siyasi partileriyle, sivil toplum örgütleriyle, üst yargı kurumlarıyla, yürütme kurumlarıyla, meclisteki milletvekillerinin katkılarıyla, hukukçularla, baroların katkılarıyla ve daha birçok kurumun ve kişinin katkısıyla ortaya çıkaracak gücü vardır…

 

YORUM EKLE