TOROSLAR BELEDİYESİ'NDE YENİDEN YAPILANMA SÜRECİ-1

TOROSLAR BELEDİYESİ’NDE YENİDEN YAPILANMA SÜRECİ-1

Toroslar Belediyesi’n de 31 Mart 2019 mahalli seçimleriyle birlikte mevcut siyasal iklim gücünü korusa da yerel aktör değişikliği ile birlikte  süregelen süreğen sorunlara çözüm için bir iç diyazn bir yeniden yapılanma ve restorasyon süreci gerekiyordu.

Burada amaç yaşanagelen; ‘’kurumsal entropinin’’ yani yapısal işleyişteki düzensizlik, rastgelelik veya gelişigüzelliğin düzeltilmesi ilerde yaratabileceği daha büyük sorunların önüne geçmek, taşarken beraberinde etrafına yıkımlar getirebilecek   selin yönünü değiştirmekti.

Diğer bir ifade ile kurumsal yapıdaki silik işleyişe ve ‘’işlevsel içeriksizliğe’’ bağlı, gelişmesi muhtemel ‘’kurumsal minyatürleşmeyi’’ yani kurumsal küçülmeyi daha fazla büyümeden ortadan kaldırmaktı.

Çünkü ortada gücünü  vatandaş- siyaset ilişkisinden alan  bir siyasal yapı ve orta vadede belki bir sonraki yerel seçime kadar bu yapıya zarar verebilecek, yapıyı bu zaman dilimi içerisinde değersizleştirecek  birimler arası bir kurumsal işlevsizliğin getirdiği kurumsal eşgüdümsüzlük ve hatta kurumsal nemelazımcılık  durumu söz konusuydu. Ve  kronik olarak süregelen bu duruma artık neşter vurmak yarayı enfeksiyon kaptırmadan tedavi etmek gibi bir mecburiyet söz konusuydu.

 Bu iyi niyetli amacı önceki dönemin tasfiyesi gibi düşünüp farklı algılamak, başka yerlere çekmek  5 dönemdir yerel iktidarı elinde  tutan  aynı siyasal konjonktüre aynı siyasal iklimin yönetici ve taraflarına  zarar verebilirdi.

Dolayısıyla siyasetin doğası gereği her bürokratik yapıda olduğu gibi siyasal hedeflerini tutturmak isteyen her siyasal yapıda da belediye başkanının; halka siyasal hesap verme yükümlülüğünün getirdiği  nedenlere bağlı kendi kurmay ekibiyle çalışmak veya personeller arası yer değişikliği gibi bir doğal döngüsü vardır ve bunu da yadsımamak gerekir.

Bu değişim ve yeniden yapılanmanın sebeplerine gelince; yeni olamayan bir durum olarak dünden bu güne Toroslar Belediye’sin de bazı birimlerde işlerin uzaması ve hatta bazen sonuçsuz kalmasına dönük bir işlevsellik sorunu vardı ve bunu geçmişte bir bir yaşayan biri olarak bu kurumsal yapıda bir  nevi kurumsal solunum güçlüğü yaşanıyordu.

Böyle bir yeniden yapılanmaya gidilmeseydi doğal olarak bunun mutlaka bir sonraki dönem için siyasal sonuçları olacaktı…

Ne gibi sonuçları olacaktı derseniz kuruma ve yöneticisine olan güven prensibinin ortadan kalması,  siyasal bir kurum olan belediyelerde vatandaş nezdinde siyasal tercihleri yeniden sorgulatma, siyasal öncelikleri yeniden güncelletme riski olabilirdi.

Veya siyasi tercihlerinde önceden bir siyasi partiye koşulsuz refleks gösteren vatandaşın artık şapkasını önüne koyup koşulları yeniden düşünme, siyasal tercihlerinde daha temkinli refleks gösterisine neden olabilecek bir durumun ortaya çıkabilme olasılığı vardı.

Ancak yeniden yapılanma diyoruz ama bu süreç teorik perspektiften bakıldığında her şey kolay gibi görünse de işin pratik yönü o kadarda kolay olmadığı da bir gerçek…

Böyle bir pratiğin yapısal adaptasyona uyarlanması ve işleyişte yaşanacak sorunları isterseniz anatomik perspektiften  örneklendirerek açıklayalım;

Örneğin, anatomik olarak vücudun sistematik işlevini yerine getirebilmesi, ancak organizmayı bütünleyen tüm azaların ritmik olarak kendine düşen görevleri tam manasıyla yerine getirmesiyle gerçekleşir.

Çünkü organların veya dokunun zaman içinde ritminin bozulması vücut dediğimiz mekanizmaya öyle sorunlar açar ki büyük olasılıkla vücudun balansör işlevini ifa eden denge unsuru bozulur, zamanla işlevsiz kalan organ veya dokunun yerine yeni bir doku veya organ nakli gereği ortaya çıkar.

Bazen sistemi denge ve dizayn etmek için sisteme monte edilen düzenleyici yönetici organın çabası bile nakledilen bu yeni organ veya dokuyu  vücuda uyumlaştırmada bir işe yaramaz.

Bu uyumsuzluk süreci zaman içinde ‘’organ/doku reddi’’  dediğimiz yabancı gördüğü bu düzenleyici yapıyı sistemden atma  veya etkisizleştirme durumuna kadar  gider.

Anlatmak istediğim elbette tıbben patolojik bir sürece giden yolda anatomik işlevsizliğin getirdiği komplikasyonları veya doğabilecek  problemleri tanımlamak  değil. Amacım anatomik olarak insan vücudunda uyumsuzluğa yol açan bir durumun yönetsel düzlemin siyasi, bürokratik gibi tüm alanlar da  benzerlik taşımasıyla ilgili olmasıdır.

Burada yönetsel değişime direnç gösteren unsurlar kendilerini yeni koşullarda korumak veya varlıklarını muhafaza etmek için birlikte bir iç cephe geliştirirler. Hatta bu bazen bu daha ileriye yeni düzene karşı planlı  bir iç sabotaja kadar gider.

Bu bürokratik işlevsizliğin bürokrasi literatürde karşılığı ‘’ bürokratik oligarşi’’ dediğimiz ‘’bürokratik hastalık’’halidir. Yani kendi varlığını devam ettirme kendi gücünü kutsama adına yeniliklere reformlara direnç gösterme durumudur.

Bu bürokratik hastalığı ortadan kaldırmak çok kolay değildir.  En makul sonuç, yapısal zararı en aza indirebilme  becerisidir.

Özel hukuk tüzel kişisi dediğimiz şirketlerde bu direnci çözebilmek gerekirse  işine son vermekle daha kolay iken, kamu tüzel kişisi pozisyonundaki kamu kurumlarında çözümü çok daha zordur. Çünkü 657 DMK neredeyse personel tasfiyesini neredeyse ortadan kaldırırken bu duruma yapabileceğin en iyi şey eldeki personel yeteneğini de dikkate alarak yer değişikliğidir.

Bu gün Toroslar Belediyesi’nde Başkan Atsız Afşın YILMAZ tarafından 31 Mart 2019’dan bu yana   yapılmaya veya yapılandırılmaya çalışılan budur. Maksimalist anlayışındaki mükemmeliyetçilik algısını bütünleştirerek daha iyiyi yakalama çabasıdır.

Bu bir nevi yapılabilirliği daha kolay olan tüm aksaklıklarıyla eskiyi sürdürme ‘’ ortama uyum gösterme’’  yani  ‘’ konformist’’ anlayışı devam ettirebilirdi.  Ancak Atsız başkan, tüm bunları elin tersiyle iterek sıkıntılı, zorlu ve yorucu bir süreci göğüslemeyi göze aldı. Kurumu rehabilite etme,  daha iyiyi yakalama adına elini taşın altına koyarak kurumsal işleyişten beklediği inisiyatif alma sürecini önce kendi inisiyatif alarak üstlenme yolunu seçti ve öncü olmaya çalıştı. Tüm bunlar bir bütün olarak düşünüldüğünde bunların hepsi yeniden yapılanmaya dönük, ‘’restorasyon’’ yani  ‘’yeniden onarım’’ biçimlenmesini kurumun yapısal işlevselliğine hakim kılma çabasıdır.

 Daha açık bir ifade ile başkanın yapmaya çalıştığı,  Toroslar Belediyesinde bürokratik oligarşinin getirdiği, işlerin uzaması veya bazen sonuçsuz kalmasına yönelik sürecin ortadan kaldırılması, vatandaş ve kurumsal odaklı serzenişlere çözüm bulmaya dönük yeni bir ‘’ kapasite inşa etme’’  sürecidir.

Toroslar insanına; vatandaşından, muhtarına veya kamu kurumlarına kadar işlerinin daha kolay halledilmesi için yetenek sınıflaması ile inisiyatif alma yani tüm birimlerin vatandaş lehine ‘’ elinde bulunan karar verme yetkisini harekete geçirmek, bunu vatandaş lehine kullanmak’’ gibi  başarıyı yakalama gibi sonuç alıcı çabalara kapı aralama çabasıdır.

Hala devam eden sıkıntılı bir süreç varsa bilinmelidir ki; ‘’Doğumlar her zaman sancılı olur. ‘’

Not: Devamı niteliğindeki bir sonraki yazımda bu süreci daha detaylı ele alacağız.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YORUM EKLE