Özgür Kurt’dan geri dönüşüm

İstikbal Özel Haber-Fatma Aydın /Yazar-Şair Özgür Kurt’un bir beceresi daha gün ışığına çıktı. Boş zamanlarında eskiyen eşyaları geri dönüşüme kazandırıyor. Tüketim çılgınlığından ziyade atıl duruma geçmiş eşyaları el becerisi ile yeniden yeni bir esere dönüştürüp kullanmaya devam ediyor.

Özgür Kurt’dan geri dönüşüm

Özgür Kurt’dan geri dönüşüm

İstikbal Özel Haber-Fatma Aydın /Yazar-Şair Özgür Kurt’un bir beceresi daha gün ışığına çıktı. Boş zamanlarında eskiyen eşyaları geri dönüşüme kazandırıyor. Tüketim çılgınlığından ziyade atıl duruma geçmiş eşyaları el becerisi ile yeniden yeni bir esere dönüştürüp kullanmaya devam ediyor.

Konu hakkında değerlendirme de bulunan Özgür Kurt, “Eskiyen kıyafetler kilim olurdu. İmdi neyin yarışıydı bu?” görüşünü dile getirdi. Yazar Özgür Kurt, “Atalarımız derki, ‘Eskisi olmayanın yenisi olmazmış.’ Öyle çok tüketen bir toplum olduk ki, internette, markette, veya komşuda şu da varmış bende almalıyım, dedik… Birçok şeyi değerlendirip israfı önleyemedik. Evlerimizin içini eşyalarla doldurup sonrası onların temizlik kölesi olduk. Duvarla envai çeşit aksesuar tablolar, mutfakta bin bir çeşit kap kacak, ihtiyaç olanı değil, lüzumsuz tüketim ile ah vah dedik.  Evler boğuldu, duvarlar nefessiz kaldı. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmalıydık. Binalar nasıl taşısın onca yükü hiç düşünmedik. Eskiyen kıyafetler kilim olurdu. İmdi neyin yarışıydı bu hayatımızdaki alış veriş çılgınlığı, hazır yiyeceklerin tüketildiği bir toplum.

“Bir çivi bir nal, bir nal bir atı, bir at bir askeri, bir asker, bir devleti kurtarırmış.”

Çöp konteynerlerinde yok yok! İyilik yardım yaparken en kötüsü, gereksizini veririz lafa da gelince Türklük ve Müslümanlıkta mangalda kül bırakmayız. Sokaklar çöp dolu. Biz kimiz?

Velhasıl kelam geri dönüşümden eserler yaptık. Güldüler. Oysa bu bana büyük keyif verdi. Hem doğaya katkıda bulunduğum için, hem de evime aksesuar kattığım için. Eskiyen mobilyalarımı boyadım. Eve gelen bir usta çırağı abla sen ressam mısın? Dedi. Ha keza bozulmuş saatin çerçevesini saklayıp içine teşekkür belgemi koyup duvara astım. ‘Sakla samanı gelir zamanı’ diye boşuna söylenmemiş.  Atalarımızın ruhları şad mekânları cennet olsun.

İmdi bir başkasının ne dediği, ne düşündüğü değil, kendi çizgimizde hayata bakış açımızla yaşamak… “Dedi.

İstikbalmersin

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER