Mersin, savunma sanayisinde yeni bir üretim merkezi olma hedefinde
Mersin Savunma Sanayi Değerlendirme ve İşbirliği Toplantısına katılan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Mersin’in savunma sanayisinde yeni milli bir üretim merkezi olmasını hedeflediklerini söyledi.
Doğu Akdeniz Savunma Sanayi Kümelenmesi Derneği (DASSAD) işbirliğinde Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda (MTSO) Mersin Savunma Sanayi Değerlendirme ve İşbirliği Toplantısı düzenlendi. Savunma ve Havacılık Sanayi İmalatçılar Derneği (SASAD) Genel Sekreteri Dr. Ruşen Kömürcü, MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Meclis Başkanı Hamit İzol, Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (MTOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Tekli, DASSAD Başkanı ve MTSO Meclis Üyesi Hakan Kayacı, Elektrik Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Doç. Dr. Alkan Alkaya, Teknopark Genel Müdürü İhsan Gültekin ile sanayicilerin katılımıyla düzenlenen toplantıda Mersin’de savunma sanayi alanında yapılabilecek çalışmalar değerlendirildi.
Çakır: “Savunma sanayisinde katma değer yaratan bir kent olmak istiyoruz”
Toplantının açılışında konuşan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Odanın MTOSB ile işbirliğinde Mersin’de savunma sanayisinin gelişmesine yönelik yürüttüğü faaliyetler hakkında bilgiler paylaştı. Mersin’in çok güçlü ve çeşitlilik gösteren sanayi yapılanmasına sahip olduğunu belirten Çakır, bu gücü savunma sanayisinde kullanmak istediklerini söyledi. İşe önce savunma sanayisine iş yapan Mersin firmalarını tespit ederek başladıklarını, ardından Avrupa’nın en büyük ikinci savunma sanayi kümesi olan SAHA İstanbul ile bağlantıya geçip Mersin temsilciliğini aldıklarını hatırlatan Çakır, “Biri MTSO binamızda, diğeri, Mersin-Tarsus OSB’de iki temsilcilik ofisi açtık” dedi. Tüm bu çalışmalar sonrası Saha EXPO ve İDEF fuarlarına katılarak savunma, havacılık ve uzay sanayisinde Mersin’in de var olduğunu gösterdiklerini ifade eden Çakır, burada firmaları tanıttıklarını dile getirdi. Bugün Mersin’de savunma sanayisine iş yapan 20 firma bulunduğunu kaydeden Çakır, “Zırhlı araçlardan, zırhlı iş makinelerine, drone projelerinden, askeri araçların yakıt enjeksiyon sistem revizyon ve imalatına, mühimmat depoları üretiminden, cıvata ve özel bağlantı elemanları üretimine, yazılımlardan, insansız deniz araçları ve radar yazılımlarına, kalıp, talaşlı imalat ve mühendislik hizmetlerinden, elektrikli araç üretimine, kurşun geçirmez cam üretiminden, makine parkuru üretimine kadar bir çok alanda savunma sanayisinde varız” dedi.
Mersin’in, savunma, havacılık ve uzay sanayisinde Türkiye’de daha çok ses getiren, daha katma değer yaratan bir kent olmayı hedeflediğine değinen Çakır, “Dört üniversitesi, iki teknoparkı, sayısız ar-ge ve yenilik merkeziyle bir bilim ve bilgi kentiyiz. Nitelikli iş gücü ve dünyaya kolay erişimi ile savunma sanayi yatırımlarının yeni yatırım noktası olmaya adayız. Mersin olarak savunma sanayisinde yeni milli bir üretim merkezi olmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Kömürcü: “Ara eleman bulma noktasında ciddi sıkıntı var”
SASAD hakkında verdiği bilgilerle konuşmasına başlayan SASAD Genel Sekreteri Dr. Ruşen Kömürcü, “Milli Savunma Bakanlığı emriyle kurulmuş bir derneğiz. Üyemiz olan sanayicilerle politikacılar arasında ara yüz olarak çalışıyoruz” dedi. Temel hedeflerinin Türk Savunma Sanayi ekosistemini büyütmek olduğunu vurgulayan Kömürcü, 3 bin şirket ve 80 bin çalışanı kapsayan, 15 milyar dolara varan ciro kabiliyetine ulaşmış bir büyüklüğe ulaştıklarını söyledi. 2023 – 2025 yılı Eylem Planlarına da değinen Kömürcü, bu plan içinde üye firmaların dijitalleşmesine öncelik verip ulusal ve uluslararası tanıtımı güçlendirmeyi planladıklarını söyledi. İhracat da yaptıklarını, Amerika’ya, Birleşik Arap Emirlikleri’ne dahi ürün gönderdiklerini kaydeden Kömürcü, Türk Savunma Sanayisinin son yıllarda ağırlıklı Avrupa’ya doğru büyüme içinde olduğunu belirtti. Önceliklerinin sürdürülebilirlik olduğunu da vurguladığı konuşmasında Kömürcü, özellikle sektörde çalışan ara eleman bulmakta yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekip sektörde gelişmeyi hedefleyen Mersin’i de bu soruna çözüm üretmeleri konusunda uyardı.
Tekli: “Kümelenme kente büyük kazanımlar sağlayacaktır”
MTOSB Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Tekli de organize sanayi bölgesi olarak Mersin’de savunma sanayisinin gelişmesine yönelik yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgi aktardı. Ardından bu alanda oluşan kümelenmenin kente büyük kazanımlar sağlayacağına dikkat çeken Tekli, “Sanayicilerimiz mutlaka bu kümede yer alacaktır. Model fabrikamız da sanayicilerimize çıktıkları yolda gerekli bilgileri aktarmaya başladı. Her türlü desteği vermeyi sürdürecektir” dedi. Mersin’de savaş için silah üretilmediğine de işaret eden Tekli, “Dünyada ülkesini savunan, kontrol eden 5 ülkeden birisiyiz. Tüm dünya ekonomisi savaşlara dayanmışken biz savunma için üretim yapıyoruz” diye tamamladı.
Kayacı: “Yatırımlar için teşviklerin buralara ulaşmasına çalışacağız”
DASSAD Başkanı ve MTSO Meclis Üyesi Hakan Kayacı, Mersin’de savunma sanayini ileri taşımak adına işbirliği güç birliği yaparak kümelendiklerini söyledi. MTSO ve MTOSB’nin de Mersin’de savunma sanayinin gelişmesi, kümelenme çalışması için elini taşın altına koyup destek verdiğini kaydeden Kayacı, bu sayede daha büyük bir sinerji oluşacağına inandığını vurguladı. “Kümelenmenin asıl amaçlarından biri de burada yapılacak yatırımlarda teşviklerin bölgeye ulaşmasını sağlamak” diyen Kayacı, bu sayede sorunları daha rahat Ankara’ya iletip Ankara’da yapılan çalışmalardan sektör temsilcilerini haberdar edebileceklerini dile getirdi.
Gültekin: “Büyük yatırımlarda Mersin Teknopark firmalarının imzası var”
Mersin Teknopark Genel Müdürü İhsan Gültekin ise yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgi vererek, “Teknopark olarak savunma sanayisinden tarıma, tıptan siber güvenliğe her alanda varız. Gerek Telekom ve Turkcell altyapısında gerekse Baykar’ın ürettiği SİHA’larda bizim şirketlerimizin imzası var. Teknopark olarak üniversite sanayi işbirliğinin tam ortasındayız” dedi.
Alkaya: “Birçok alanda mühendislik hizmeti gelişmeli”
Elektrik Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Doç. Dr. Alkan Alkaya savunma sanayinin mühendisliğin en çok kullanıldığı alan olması bakımından önemine değindi. Diğer tüm sanayi alanlarında mühendislik hizmetlerine daha çok başvurulması gerektiğine değinen Alkaya, gelişimin bu şekilde yakalanabileceğine inandığını söyledi.