KÜÇÜK KAHRAMANLARDAN, BÜYÜK DERSLER…

 

İlkbaharın çiçekleri açmaya ve kuşların nağmeleri, kelebek ve arıların kanat sesleri doğamızı güzelleştirmeye başladı. Bizlerde üzerimizdeki kırgınlıklarımızı atıp, çiçek açmaya o kadar hazır bir şekilde bekliyoruz ki, yeter ki suyumuzu veren olsun…

Gözlerimizin önünden kanat çırparak geçen kelebeklere hiç dikkat ettiniz mi?

 

“Kelebek, sabrın ve dönüşümün simgesidir; en karanlık kozanın içinden renkli bir mucize doğar.”

Ömürleri kısa olmasına kısadır lakin 1 haftalık veya birkaç aylık bu süreçte; tozlaşmayı sağlar, bedenleri kuşları ve böcekleri besler, bitki yapraklarını temizlerler.

Kelebeklerin doğası yaşadığı alan kadardır. O kadar zor evrelerden geçer ki… Biz onu pulları sayesinde büründüğü rengarenk kanatlarına hayran olurken buluruz kendimizi.

Önce bir yumurta sonra larva daha sonra pupa ve işte kısacık ömründe yetişkin rengârenk kanatlı bir kelebek.

Arılarında kelebeklerden pek bir farkı yok. Sanki çalışmak için doğmuş canlılar. 5-6 haftalık kısacık ömürlerinde tozlaşmayı sağlarlar, bal üretirler, ekosistemin dengesini sağlarlar.

“Arılar sessiz sanatçılardır; doğayı boyar, dünyayı besler.”

Herkesin korktuğu veya gördüğünde tiksindiği Fareler ’in yaşama süresi ancak 1-2 yıldır. Ekosistemin en büyük yardımcılarıdır fareler. Leşçil beslenmeleri ile çevre temizliğine katkıda bulunurlar. Çok iyi koşan, zıplayan, sıçrayabilen fareler yaşama azmini sembolize ederler.

“Küçücük bedenleriyle kocaman dünyayı keşfeden cesur kaşiflerdir fareler.”

Biz insanlar, doğaya bu kadar çok katkısı olup, çok kısa ömürleri olan bu mikro kahramanları hesaba bile katmaz, kendi derdimize düşeriz.

Habire planlar yapar, yıllarca aynı monotonlukta yaşamaya çalışırız.

Bazen kelebeğin güzelliğini görmez, arının emeğini, küçücük farenin zekâsını unutacak kadar meşgul oluruz.

Limon ihracat yasağı kaldırıldı Limon ihracat yasağı kaldırıldı

Bu mikro kahramanların hayatı kısa olabilir ama yaşamın özünü çoktan çözmüşlerdir. Sahip olduklarımızın güzelliğini gerçekten görebiliyor muyuz? Konuşmayı çok seviyoruz, peki ya dinlemeyi? Güçlü olduğumuz konuda yanımızdakileri ne kadar koruyoruz? Aklımızın ne kadarını iyilik için kullanıyoruz?

Bizlerde yaşadığımız süreye değil, bulunduğumuz o süre içerisinde hayata ne kattığımızı düşünmeliyiz.

İnsan olmak yalnızca yaşamak değil; anlamlı izler bırakabilmektir. Her zaman daha iyisi mümkündür.

Bir fikirle dünyayı güzelleştirebilmek bizim elimizde.

Haydi bir adımla bugün yeniden başla hayata…