Kalbim seninle

Kalbim seninle

60’lı ve hatta 70’li yıllarda yaşayanlarımızla konuştuğumuzda, onlara “ 20 yıl sonra telefonların elinizde olacağını söylesek, tuşlara basarak dünyanın neresinde olursa olsun, karşıdaki insanla konuşacaksın desek ne derlerdi bize acaba?

-Hadi oradan! Atıyorsun bol keseden, derlerdi… Yada uydudan bahsetse idik, veya internetten, ne düşünürlerdi acaba?

- Yok canım, daha neler diyeceklerini, dediğinizi duyar gibiyim… Bu konularda inanmak ya da inanmamak tamamen görsel ile bağlantılı, yani inanmamız için gözümüzle görmemiz gerekiyor… du.  Fakat artık görmesek de inancımız geldi. Artık görülmeyen bir çok şeye inanabiliyoruz…

Bugün 2020 Aralık ayında biri bize insanlar havada tek başlarına uçacaklar, istediği yere gidip kuşlar gibi konacaklar dese; “Hadi oradan! Atıyorsun bol keseden” demeyiz artık. Tam tersi,” Olabilir, elimizde telefonlarla havadan konuşabiliyorsak insan elbette tek başına havada da uçabilir, istediği yere de konabilir, diyeceğiz ve diyoruz da, çünkü Fransalı bir vatandaş sırtına taktığı cihaz ile kilometrelerce havada uçtu… Gittiği yerde de güzelce yere kondu… Artık bunu görebiliyor insan.

Hani çocukluğumuzda ‘uçan halı’ çizgi filmleri seyrederdik, Artık uçan halılar gerçek oluyor. Hani, masallarda,  “Açıl susam açıl” diyerek dağlarda kapı açardık, insanı gören kapılar kendiliğinden açılıyor artık… Öyle ise gözle göremediğimiz birçok şeye inanmamız gerekiyor…

Yine geçmişte bir tartışma yaparlardı, haşa “Allah var mı yok mu” diye… Varlığına inanmayanların iddiası “Hadi göster” derlerdi… Buna karşılık, “Havanın varlığına inanıyorsun değil mi, hadi sende havayı göster” diye tartışırlardı… Evet artık insanlar bu “hadi göster” li tartışmalara itibar etmez oldu… O görülmeyen havanın içinden gelen ve gözle görülmeyen frekanslar ile cep telefonlarında sevdiklerinizi görebiliyor sesi ile konuşabiliyorsunuz… Ve uzakları yakın ediyorsunuz… Artık, insan inancı ile birçok görülmeyeni görür oldu… Yeter ki bakmasını ve görmesini bilmek gerekir.

Bende baktım, 60-70 li yıllarda uzaktaki ulaşamadığımız bir akrabamız veya sevdiğimiz için ne derdik? “Kalbim seninle” Yani el ele tutuşamasak da, kucaklaşıp hasret gideremesek de, ben seni düşünüyorum, kalbim seninle.” demekti. 2021 yılına gireceğimiz şu günlerde uzaklar yakın olmuştur. Ne ile gözle göremediğimiz uydu frekansları ile… Toplantılar, açılışlar, bir çok devlet işleri artık  bilgisayarlar da internet aracılığı ile yapılabiliyor… Ve hayat kolaylaşıyor. İnsan, çok yakın bir zamanda havada tek başına uçarak istediği yere gidecektir… Yeter ki görmek için inanalım, O zaman gerçekleri göreceğiz.

Sağlıcakla kalın

YORUM EKLE