MGC’den 24 Temmuz Töreni

Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin (MGC) 24 Temmuz Basında Sansürün Kaldırılışının 114. Yıldönümü sebebiyle gerçekleştirdiği törende konuşan MGC Başkanı Rüstem Kaya Tepe, “Hiçbir basın mensubunun mesleki faaliyetleri dolayısıyla baskı görmesine, bu baskılar yoluyla basın özgürlüğünün tehdit edilmesine müsaade edilmemeli. Sansürle mücadele herkese düşen bir sorumluluktur.” Dedi.

MGC’den 24 Temmuz Töreni

MGC’den 24 Temmuz töreni

Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin (MGC) 24 Temmuz Basında Sansürün Kaldırılışının 114. Yıldönümü sebebiyle gerçekleştirdiği törende konuşan MGC Başkanı Rüstem Kaya Tepe, “Hiçbir basın mensubunun mesleki faaliyetleri dolayısıyla baskı görmesine, bu baskılar yoluyla basın özgürlüğünün tehdit edilmesine müsaade edilmemeli. Sansürle mücadele herkese düşen bir sorumluluktur.” Dedi.

Mersin Gazeteciler Cemiyeti (MGC) 24 Temmuz Basında Sansürün Kaldırılışının 114. Yıldönümü sebebiyle MGC hizmet binasında tören gerçekleştirdi. Törene MGC Yönetim Kurulu Üyeleri, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ayhan Kızıltan ile çok sayıda gazeteci katıldı.

“24 Temmuz her yıl hatırlanması gereken bir gün”

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Rüstem Kaya Tepe, günün anlam ve önemine dair konuşma yaptı. 24 Temmuz’ un tarihsel sürecine değinen Başkan Tepe, “Bugün, ‘Basın Bayramı’ veya ‘Gazeteciler ve Basın Bayramı’ gibi çeşitli adlarla anılsa da özü ‘Basında Sansürün kaldırılışı’ günüdür. Tarihsel sürecine baktığımızda, Osmanlı İmparatorluğu zamanında çıkan tüm gazeteler sansür memurlarının kontrol ve denetiminden geçtikten sonra yayınlanabiliyordu. Türk basınında sansürün ilk uygulandığı tarih 1876’dır. 24 Temmuz 1908 tarihinde İkinci Meşrutiyet yürürlüğe girdikten sonra bu uygulamaya son verilmesi günümüzde ‘sansürün kaldırılması’ olarak adlandırılmaktadır. Dolayısıyla gazeteciler olarak bugünü ‘Basın Özgürlük ve Dayanışma Günü’ olarak kutluyoruz. Bu tarih her yıl hatırlanması gereken önemli bir gündür.” Diye konuştu.

“Sansür demokrasilerin bir ayıbıdır.”

Konuşmasına Mustafa Kemal Atatürk’ün “Basın hürdür, sansür edilemez” sözüyle devam eden R. Kaya Tepe, “Sansürle mücadele herkese düşen bir sorumluluktur. Sansür, halkın haber alma, gerçekleri öğrenme hakkının önündeki engeldir. Sansür hepimizin sorunu olmalı ki çoğulculuğu, çok sesliliği ve demokrasinin egemen olmasını sağlayabilelim. Hepimizin sorunu olmalı ki sandık başına gittiğimizde, her zaman saygı duyacağımız ve herkesin de saygılı olmasını isteyeceğimiz oyumuzu basınımızdan aldığımız doğru bilgilendirme sonrasında bilinçli olarak, doğru kullanalım.” Dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmesi ertelenen 40 maddelik “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini de değerlendiren Başkan Tepe, birçok madde üzerinde düzenleme yapılması gerektiğini ifade etti.

“Basın özgürlüğü için mücadeleye devam edeceğiz”

Yerel basının gelişen teknoloji ve dijital medya unsuru nedeniyle yaşamalarının güçleştiğini belirten Başkan Tepe,  yerel basına destek olunmasının önemine vurgu yaptı. Türkiye’de basın haklarının ve özgürlüklerin genişletilmesi amacıyla yapılan reformların yeterli olmadığına da değinen R. Kaya Tepe şunları söyledi: “Yapılan reformlar üzerine fazlası konularak devam etmeli. Hepimizin arzusu, Türkiye’nin en gelişmiş demokratik ülkeler seviyesine ulaşmasıdır. Basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti konusundaki bazı sıkıntıların da bu süreç içerisinde çözüme kavuşması gerekmektedir.

Basın susturularak değil, özgürleştirilirse demokrasinin gereği yapılmış olur. Ülkemizde gazetecilik faaliyetlerinden ötürü tutuklu bulunan meslektaşlarımızın her zaman ‘özgür’ yargılanmalarını savunmaktayız, ancak suçları kesinleştiği anda cezalarını çekmeleri gerektiğine inanmaktayız. Yeni bir ‘Basın Meslek Yasası’ ile tüm bunlar düzenlenebilir. Halkımızın haber alma özgürlüğü anlamına gelen, gerçek basın özgürlüğüne kavuşuncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz.”

“Basında ekonomik güç önemli rol oynuyor”

Basının ekonomik özgürlüğünü elinde bulundurmasının önemli olduğunu dile getiren MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan ise, “Gazetecilik demokrasinin olmazsa olmazıdır, gazetecilere özgürce çalışma ortamı ve ekonomik olarak kendi ayaklarının üzerinde durabilecekleri bir ortamının yaratılması gerekiyor. Gazetecinin mesleğini hür bir şekilde icra etmesi için, sansüre ve otosansüre maruz kalmadan işini yapması için öncelikle ekonomik gücünün olması gerektiğini düşünüyorum. Gazeteciliğin sırtını bir yere dayanmadan, kendi ayakları üzerinde durarak mesleğini yapması çok önemlidir.” Şeklinde konuştu.

Tören yapılan konuşmaların ardından sona erdi.

İstikbalmersin

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER