DUYGU

‘İnsan, etten ve kemikten yaratılmıştır’ derler. Etin içinde en kıymetli olanı ise beynidir. Beyin bütün vücudu yönetir. Beyin olmadan insan yaşayabiliyor fakat ona insan denmez tabi ki, çünkü; ne duygusu vardır, ne bir düşüncesi nede bir olaylara tepki verecek davranışı… Yani tabiri caizse ‘yaşayan ölü’ deriz. Zaten, beyni olmadan yaşayan insanın ömrü de fazla olmuyor, bir haberde beyinsiz doğan bir bebeğin üç yıl yaşadığı yazıyordu…

Demek ki insan olmanın en önemli özelliği doğadaki olaylara karşı duygulanmak; güzel bir haber alınca mutlu olmak, tersi bir haberde ise üzülmek ve bilmediğin şeylerden korkmak gibi hislere kapılmak gerekiyor…

Öyle ki, insan duygulandığı anda ne yapacağını düşünür ve o düşüncesini hayata geçirmenin davranış yolunu arar. Mutlu olduysa, mutluluğunu kiminle paylaşacağını düşünür ve o kimseyi arayıp bularak mutluluğunu paylaşır. Üzüldü ise, dert ortağı kim olabilir diye düşünür onu aramaya başlar, korktu ise sığınacak bir liman arar…

Netice de duygu insanı öğrenmeye doğru yönlendirir. İnsanın kişiliğini, karakter yapısını belirler. Kime ve hangi gelişmelere öfkeleneceğini, sosyal yaşamda gelişmelere göre kiminle gurur duyacağını, hangi olaylar karşısında heyecan duyacağını ve toplumun değer yargılarını göz önüne alarak hangi hareketlerden utanç duyacağını öğrenir ve uygulayabilir.

Duygulanmaya bir örnek vermek gerekirse, kendi yaşantımdan bir anımı paylaşayım… Geçenlerde birkaç gün önce idi, Ermenistan devleti, 30 yıl önce işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çıkmadığı gibi sınır ihlalleri yaparak Azerbaycan askerlerine taciz ateşleri yaptı. Bunun üzerine Azerbaycan Milli ordusu karşı harekât başlattı ve birçok Ermeni mevzilerini ele geçirip Ermenilerin işgal ettiği Azerbaycan toprakları olan köyleri ve yerleşim yerlerini geri aldı. Azerbaycan televizyonundaki bayan sunucu Azerbaycan ordusunun zafer haberini verirken ağlayarak anlatması beni o anda etkiledi ve gözyaşlarıma hâkim olamadım. Bir kardeş ülkenin ordusunun zaferi bile insanı duygulandırıyorsa eğer, bu duygu çok önemlidir. Milli bir duygudur, birlik ve beraberliğin simgesi olan bir duygudur. İnsanı sevince boğan bir duygudur sanki kendisi zafer kazanmış hissini veren bir duygudur. Ve insan o anda mutlu oluyor.

Duygu insanı insan yapan en önemli kavramdır. Duygusuz insanın bir canavara dönüşeceğini bilmemiz gerektiğini hatırlatır, sağlıklı günler dilerim.