ÇOCUKLARIMZA ŞÜKÜR BİLİNCİ KAZANDIRMALIYIZ.
Çocuk doğası gereği her gördüğünü ister. “Biz giyemedik, biz alamadık, çocuğumuz mahrum kalmasın, arkadaşlarına mahcup olmasın.” düşüncesiyle her istediği alınan, yaptığı her doğru davranış maddi şeylerle ödüllendirilen bir çocuk şükretmeyi, yetinmeyi öğrenemez. Çocuklarımıza şükür bilinci kazandırmak anne babanın görevidir. Bunun için bir “var defteri” yapabiliriz çocuklarımızla. Nelere sahip olduklarını alt alta yazsınlar, fark etsinler ne çok şeyleri olduğunu.
Bunları yaparken görmenin, duymanın, hareket etmenin, zamanın, annenin, babanın ve daha nicelerinin nimet olduğunu hatırlatıp listelerine ekletebiliriz. Her bir organımızla, mevsimlerle, meyvelerle, sebzelerle, gökyüzü ve uzayla, hayvanlarla ilgili yaşına uygun sohbetlerle yaratılıştaki olağanüstülüğü ve Allah’a şükrü onlara hissettirebiliriz. Kendileri kadar şanslı olmayan çocuklarla tanıştırabiliriz onları, hasta bir çocukla mesela. Evdeki malzemelerle “Kardeşim İçin” kumbarası yapabiliriz çocuğumuzla. Böylece onun merhamet, paylaşma ve sorumluluk sahibi olma hislerinin gelişmesine katkı sağlamış oluruz. Ama önce iyi rehber olmalıyız anne baba olarak. -
ÇOCUĞUN HAMURU AİLEDE KARILIR
Dünya hayatının süsü ve göz aydınlığı olan çocuklar hem paha biçilmez değerde bir nimet hem büyük bir imtihan vesilesidir.
Rabbimizin katından bir lütuf ve emanet olarak armağan ettiği her çocuğu yaratanıyla tanıştırmak, yaratılış gayesine uygun bir anlayışla yetiştirmek anne babanın sorumluluğu olduğu kadar, çocuğun ebeveyn üzerindeki hakkıdır.
Sevgili Peygamberimizin ifadesiyle her çocuk İslam fıtratıyla doğmakta yani dini benimseyecek kıvamda yaratılmaktadır. Ebeveyne düşen çocuktaki bu cevheri doğru bir şekilde işleyerek geliştirebilmektir.
Çocukların imanlı, ahlaklı ve şahsiyet sahibi bireyler olabilmeleri için gayret göstermek, onları güzel bir şekilde yetiştirip hayata hazırlamak için emek vermek gerekir. Çocuğa zaman ayırmak, eğitimi için çaba harcamak, sevgi, ilgi ve anlayışla yetiştirmek her anne babanın ilk ve en önemli sorumluluğudur. Hiçbir sebep bu sorumluluğun ihmaline mazeret olamayacağı gibi, bir çocuğu yetiştirirken yapılan hata ve ihmallerin onun geleceği adına telafisi zor kayıplarai yol açacağı da hatırdan çıkarılmamalıdır. -