Kadın annedir, kadın eştir, kadın yoldaştır, çandır, canandır.

Kadın olmasa insan olur mu?

Ya da insanların çoğalabilmesi için tek şart, kadındır diyebilir miyiz?

Günümüz şartlarında verilecek tek yanıt vardır: O da kadın olmazsa insan olmaz diyorum. Çünkü; kadın doğurgandır. İnsanın dünyaya gözlerini açabileceği tek varlık kadındır, yani anadır.

Elbette artısı da var. İnsan, ana rahminden dokuz ay on gün sonra bebek olarak doğmasının ardından uzun bir süre anasına muhtaçtır. Yani kadına muhtaçtır. Ana sütü ile onun karnını doyurur ve soğuktan sıcaktan korur, yetişkin olana kadar üzerinde titrer.

Ana için evlâdı, 70 yaşına da gelse hala gözünde çocuktur.  Bu nedenle kadın olarak analar kutsaldır. Değerlidir.

Peki bilim geliştikçe kadının doğurganlığı elinden alına bilinir mi? Yapay ana rahmi yapıla bilinir mi? Bunu  düşünmek hayal etmek gerçekten zor. Fakat bilime inanıyorum ve insan aklını kullandığı sürece yapamayacağı bir şey yoktur. Tabi ki kadının yerini ve  onun ana olmasının yerini hiç bir şeyin dolduramayacağı da bir gerçek olarak karşımızda duruyor. 

Bu açıdan baktığımızda insanın maneviyatı daha ağır basıyor ve İslam  inancınıza göre de ‘Cennet anaların ayakları altındadır’, sözü gereği analık kutsaldır diyorum.

Kadına Değer verilmeli, bunun için:

Türkiye nüfusunun neredeyse yarısını kadın oluşturuyor. Kadınlarımız her platformda temsilde erkeklere oranla yarıya yakın temsil edilmelidir.

Erkeğin kadına karşı şiddetlerinin sona ermesi için doğumundan yetişkin olana kadar insana ahlâki değerlerin kazandırılması ve eğitimin verilmesi gerekir.

Bu duygularla kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum.

Sağlıcakla kalın.